İSTANBUL’dan 5 yıl önce Balıkesir‘in Havran ilçesinde yaşamak için ayrılan Funda Filiz ile Bekir Çetin çifti, aralarında zeytin ve dört hırsız sirkesinin de bulunduğu 18 farklı sirke üretiyor. Çetin çifti, dünyada ilk kez zeytinden ürettikleri sirkenin bağışıklığı güçlendirerek kolesterolü ve şekeri düşürmeye yardımcı olduğunu belirtti.
İstanbul’da mali müşavirlik yaparken bahçelerinde ürettikleri meyveleri satmakta ve tüketmekte zorluk çeken Bekir Çetin ile eşi Funda Filiz Çetin, bunlarla sirke yapmaya karar verdi. Gıda mühendislerinden bilgi alan Çetin çifti, 5 yıl önce de İstanbul’daki hayatlarını bırakarak Balıkesir’in Havran ilçesine yerleşti. Burada İstanbul’da başladıkları sirkeleri üretmeye devam ettiler. Çeşitli meyvelerden 18 çeşit sirke üreten Çetin çifti, pandemi döneminde zeytin sirkesiyle dört hırsız sirkesinin üretimine ağırlık verdi. Nar ekşisinden, domates salçası ve tarhanaya kadar değişik gıdaları da doğal yollardan ürettiklerini söyleyen Funda Filiz Çetin, dört hırsız sirkesinin bağışık sistemini güçlendirmede büyük katkısı olduğunu söyledi.
18 ÇEŞİT SİRKE DOĞAL YOLLARDAN ÜRETİLİYOR
Funda Filiz Çetin, doğal gıdalar ürettiklerini ve bunlar arasında da sirkelerin öne çıktığını belirterek, “Şimdilik 18 çeşit sirkemiz var. Dünyada ilk zeytin sirkesini biz ürettik. Şu anda insanların bağışıklığını kuvvetlendirmek, kolesterolü ve şekeri düşürmek için kullanılıyor. Dünyada bir zamanlar çok meşhur olan dört hırsız sirkesini de 200 yıl sonra yeniden ürettik. 1800’lü yıllarda Avrupa’da yaşanan veba salgınında dört hırsızın veba olmamak için tükettikleri sirke şimdi de koronavirüs dolayısıyla ilgi gördü. Bağışıklığı güçlendiren bir diğer sirkemiz de elma. İçine 12 anti mikrobiyal bitkiyi katarak elma sirkesini olgunlaştırıyoruz. Bu sayede sirkelerimiz hem vücut bağışıklığını güçlendiriyor hem de koranaya karşı koruma sağlıyorö diyor. Bekir Çetin’de eşiyle birlikte dünyada fermente gıdalara olan ilgiden dolayı 5 yıl önce sirke üretmeye başladıklarını hatırlattı. Sağlıklı beslenmek için sirke tüketiminin önemine değinen Çetin, “Türkiye’de sirke tüketimi azaldı. Eskiden mutfaklarımızda sirke eksik olmazdı. Şimdi ise çok fazla doğal sirke üretilmiyor. Bu nedenle sirke tadı ile kokusu hoş değilmiş gibi düşünülüyor. Oysa doğal yollardan üretilen sirke lezzetli ve faydalıdırö diye konuştu.
AVRUPANIN MEŞHUR DÖRT HIRSIZ SİRKESİNİN HİKAYESİÇetin çifti Avrupa’da 14.yy’da veba salgını sırasında ortaya çıkan ve ‘dört hırsız sirkesi’ olarak bilinen sirkenin hikayesini ise şöyle anlattı: “Dört hırsız sirkesi, ismini tarihi bir olaydan alıyor. Yüzyıllardır ilaç olarak kullanılıyor. 14’üncü yüzyılda, Fransa’ya bağlı olan Marsilya şehrinde yaşanan veba salgınında dört hırsız hastalıktan kırılan köylerdeki ev ve dükkanları soyuyorlarmış. Ancak bu hastalıktan etkilenmiyorlarmış. Rivayete göre hırsızlar, vebadan ölen kurbanlarını soyarken suçüstü yakalanmış ve haklarında idam cezası verilmiş. Cezalarının ancak, veba hastalığına neden yakalanmadıklarını söylediklerinde af olacağı belirtilmiş. Onlar da yaptıkları bir sirke ile ellerini yıkadıklarını, ağızlarını gargara yaptıklarını itiraf etmişler. Bunun üzerine hırsızlar, bu sirkenin sokaklarda insanlara hazırlanmasını öğretmeleri karşılığında serbest bırakılmışlarö.
Kaynak: Demirören Haber Ajansı